EkonomiMühendislik Bilimleri

Mezopotamya Devletlerinin Ekonomisi

Mezopotamya Devletlerinin Ekonomisi

Mezopotamya Devletlerinin Ekonomisi; Yerkürede en antik devletler m. ö. IV binyılda Mezopotamya da ortaya çıkmıştır. Mezopotamya – kuzeyde Kafkasya, güneyde Fars Körfezi, batıda Suriye çölleri ile doğuda modern Irak arasında bulunan coğrafi arazidir. Bu ülke en antik dönemlerden Sümer ve Semti aşiretleri ile çevriliydi. M. ö. IV binyılda ilk olarak Sümer devleti kurulmuştur. Afrika’nın kuzeyinden (m. ö. V binyıl) Arap Yarımadasına, Suriye’ye ve sonradan Mezopotamya’ya göç eden Semti aşiretleri Akad devletini, sonraki dönemde ise Babil devletini – Babilistan yaratmışlar. Yaklaşık m.ö. VIII-VI bin yıllıklar içinde bu aşiretler tarafından birçok hayvanlar – domuz, keçi, büyükbaş sığır vb. evcilleştirilmeye başlanmış, arpa, tahıl ve diğer kültürel bitkilerin ekimi genişletilmiş, tarım geliştirilmiştir.
İşte bu aşiretler dünyaya cift ve kotanı, sulama sistemini armağan etmişlerdir.

Dünyada ilk defa Mezopotamya’da saksı (kil) kaplar ve inşaatta kullanılan tuğla üretimine başlanılmıştır (m. ö. V binyılın ilk yarısında).

M. ö. VIII bin yılda bakırın, demirin üretiminin, m. ö. V-IV binlerde tunç ürünlerinin ve nihayet, m. ö. II binyılda emek araçlarının oluşturulması toplam Antik Doğu’da üretici güçlerin hızlı gelişmesine katkıda bulunmuştur.

M. ö. 2340’lı yıllarda Sümer-Akad devletlerinin birleşmesi Mezopotamya’nın ekonomisine olumlu etki etmiştir. Bu birleşme iki nehir arasındaki arazide bütün nehir ve sulama sistemlerinin düzenlenmesi imkanını yaratmıştır ki, sonuçta ulaşım ve sulama ağı hayli iyileşmiştir. Tek ölçü ve tartı sisteminin uygulanması ticaretin gelişmesinde önemli rol oynamıştır. Sonsuz savaşlar m. ö. 2007 yılında Akad devletinin varlığına son verdi ve
ülke göçmen aşiretleri tarafından işgal olunarak m. ö. 1897 yılında Babil çarlığı oluştu. Çar Hammurabi yeniden Mezopotamya topraklarını birleştirdi ve güçlü devlet yarattı. Çar Hammurabi’nin kanunlar toplusu – Hammurabi Kodeksi Antik Doğu devletlerinin yapısı ve tarım hayatının öğrenilmesi açısından önem
arz eden tarihi bir kaynaktır.

Mezopotamya ekonomisinin temel özelliklerinden biri, köy topluluğu ile Marksist anlamda kölelik üretiminin ortak varlığı olmuştur. Köy toplumunun elde tutulması, genellikle doğal ortamın özelliği ile ilgilidir. Sıcak iklim çok sayıda sulama sistemlerinin kurulmasını gerektiriyordu. Bu süreç sadece toplu şekilde gerçekleştirilebilirdi. İklim koşulları (bitkilerin ekininde) kurutma ve sulama kanalları sisteminin oluşturulmasını çeşitli bölgelerden olan insanların birliği ve etkinliğin koordinasyonunu zorunlu koşul olarak ileri sürüyordu. Çok erken zamanlarda devletin kurulması da bu taleple bağlıdır. Devlet – genel sulama sistemini kontrol ediyor, topluluklar ise onun ayrı
ayrı alanlarında faaliyet gösteriyorlardı.

Bu açıdan işçi gücüne ihtiyaç büyüktü. Ana kaynak olarak askeri esirlerin, aynı zamanda yerel sakinlerin köleye dönüşmesi görev yapıyordu. Köle alışveriş nesnesi idi. Kölenin fiyatı 14-20 şekel (1 şekel = 8 gram gümüş)
arasında değişiyordu. Kölelik (Antik Doğu’da) henüz o kadar gelişmemiştir. Hammurabi kodeksi sadece kul sahiplerinin değil, hem de kulların çıkarlarını koruyordu. Örneğin, kodeksin 282 maddesi teslimiyet göstermeyen kölenin cezalandırılmasını, 117 maddesi borca göre kul edilenin en fazla 3 yıl sonra serbest bırakılması talebini vb. öngörüyordu.

Topluluk ve köle emeği yanı sıra paralı emekte kullanılmaktadır. Sulama  sistemlerinin kurulması yönünde faaliyetin devam ettirilmesi devletin ekonomide rolünü durmadan yükseltiyordu. Çarlar topluluk topraklarının bir bölümünü kendileri ve din adamları için ele gecirmeye başladılar ve böylece, saray ve tapınak ekonomileri oluştu.

Aynı zamanda, işgal edilmiş araziler de çarlık topraklarına dahil edilmekteydi. Sonraki dönemlerde tüm topraklar çarın mülkiyetine geçti ve bu topraklardan din adamlarına, memurlara, askerlere ve saray adamlarına pay veriliyordu.

Topluluk car topraklarını kullanıyordu ve bunun icin devletin hazinesine vergi ödemekteydi. Çar toprakları, aynı zamanda, sözleşme bazında kiraya de veriliyordu. Anlaşmada kiralanan nesne, kiranın miktarı ve ödeme süreleri
belirtiliyordu. Kiralama hakkı, esasen, doğal şekilde – ürünün bir parçası ile ödenmekte idi. Hatta özendirici teşvikler de uygulanıyordu. Örneğin, ham toprakların işlenmesi için ilk yıl kiralama hakkı alınmıyordu.

Toprak sahipliğinin yenr şekilleri artık sosyal sınıflanmanın olduğundan haber vermekte idi: yüksek düzeyli din adamları – 36 dönüm, din adamları – 18 dönüm, memur – 15 dönüm, küçük toprak sahipleri – birkaç bin metrekareden 2 dönüme kadar toprağa sahip ola bilirlerdi. Yararlı toprak alanlarının azlığı belirtilen oranı değistiriyor, car tarafından din adamlarının topraklarının devlet ihtiyaçları için el konulmasına getirip çıkarıyordu.

Ekonominin temelini tarım oluşturuyordu. Erken dönemlerde hayvancılık yaygındır. Tarım genellikle verimli topraklarda gelişmeye başlamıştır. Ana tahıl ürünü arpa idi. Arpa sadece ekmek pişirmede değil, bira yapımında da kullanılırdı. Bira teknolojisi Mezopotamya’da milattan 3 bin yıl önce geliştirilmiştir.

Hammurabi kanunlar toplusu yüksek fiyatla bira satanları nehre atmakla, bu işle gizli uğraşanları ise ölüm cezası ile cezalandırmayı öngörüyordu. Aynı zamanda, bağcılık, üzümcülük ve sebzecilik tarımın önemli alanları arasında yer almaktaydı.

Tarımın gelişmesi, erken dönemlerde devletin kurulması ve bununla ilgili çar sarayının, ordunun, memurların ve şehirlerin oluşması sanatının tarımdan çok erken dönemlerde ayrılmasına yol açtı.

Orman örtüsünün azlığı, bununla yanı sıra kamış, kil vb. kaynakların yaygınlaşması, işte ikincilerin kullanımının tüm bölgeye yayılmasını, saksı ve tuğla üretiminin oluşmasını şartlandırmış. Demir üretiminin oluşması öncelikle bakır, daha sonra tunç ve demir ürünlerinin (tarım, inşaat, günlük vb. kullanılan) hazırlanmasına güçlü ivme vermiştir. 4500 yıl (m. ö.) önce Mezopotamya’da uygulanan kuyumculuk ürünlerinin hazırlanması teknolojisi bugün de kendi güncelliğini kaybetmemiştir. Gelişmiş hayvancılık paralel olarak deri üretimine ve tekstilin
gelişimine güçlü ivme vermiştir.

HACIYEV, Ş., & BAYRAMOV, E. (2013). Dünya Ekonomi̇si̇ni̇n Tarihi. Ankara: Gazi Kitabevi.

turklib

2020 yılının son gününde hayata geçen bu projeyle birlikte popüler konular hakkında kaynağı olan bilgilere en kısa yoldan ulaşabileceksiniz. Ayrıca turklib.org’un instagram sayfasından güncel olarak alanda yapılmış araştırmaların inceleme gönderilerini de görebilirsiniz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu